Yurt
dışındaki festival ve marketlere gitmek ilk bakışta mali açıdan
külfetli görünebilir. Oysa belli prensiplere bağlı olarak
gidişinizi çok ekonomik bir şekilde halledebilirsiniz.
İşte
bir bağımsız yapımcı için düşük bütçeli bir festival
seyahatinin altın kuralları:
* En
önemlisi planlama. O yıl için katılmak istediğiniz Festivalleri
ve Marketleri yılın başından belirleyin. Bu hem bütçe
yapmanızı, hem de bazı şeyleri ekonomik çözmenizi
kolaylaştıracaktır.
*
Uçak biletinizi erken alın. A Kategori festivallerin yapılacağı
tarihleri çok önceden belli olur. Genel olarak festivalin ''ilk
hafta sonunu'' orada geçireceğiniz toplamda 4- 5 gün süreli bir
seyahat yeterli olacaktır. Temel prensip olarak cuma – salı
aralığı gayet iş görür.
*
Konaklama konusu işin en zorlu kısmı. Haftalık konaklamalarda ev
opsiyonu otele göre daha avantajlı. Münkünse birkaç yapımcı
bir araya gelip bir ev kiralamaya çalışın. Evin konumu (merkeze
uzaklık, büyüklük, konfor vb) gibi unsurlar maliyeti direkt
etkiliyor. Siz de kendi önceliklerinizi belirleyin. Fikir vermek
açısından: Cannes'da merkezde 3-4 kişinin kalabileceği daireler
haftalık 2500 – 3000 € gibi maliyetlere sahipken, merkezden
otobüs ile 10-15 dakikada gidilebilen yakın çevredeki evler için
bu tutar 1000 €' ya düşüyor. "Tren ile 2 istasyon giderim"
diyorsanız tutar daha da düşecektir.
* Taksi
veya Uber elbette konforlu ulaşım araçları. Ancak mümkün
mertebe toplu taşıma araçlarını kullanmaya çalışın. Otobüs
veya metro bileti Avrupa genelinde 1.5 – 2 € civarında.
Haftalık kart almanız durumunda bu tutar epey düşüyor. Aksi
takdirde 10 dakikalık bir mesafeye 20 - 25 € ödemek zorunda
kalabilirsiniz. Ayrıca Berlin ve Cannes'da bazı otellerin festival
merkezlerine ücretsiz shuttle servisleri var. Venedik'de ise
festival adasına giden motora festival batch'i ile bedava
binebiliyorsunuz.
* Akreditasyon: Malum kural, erken başvurun. Cannes için festival
badge ücretsiz verilirken, Berlin için 100-120 € gibi bir para
ödeniyor. Festivallerde Market Badge dedikleri bir tür akreditasyon
da var. Bunun festival akreditasyonundan farkı Market akreditasyonu
almanız durumunda filmlerin market gösterimlerine de girebiliyor
olmanız. Ayrıca şirketiniz festivalin market kataloğunda da yer
alıyor. Ancak bu kategorideki batch'ler 400 € 'dan başlıyor,
bilginiz olsun (örneğin Venedik F.F'deki Gold Akreditasyon 650 € değerinde ve belli lounge'lara erişim sağlıyor) Festival boyunca boynunuzdan çıkarmayın ve kaybetmeyin. Yenisini çıkartmak 30 € !
* Yemek
konusunda ise herkes bütçesine ve tercihlerine göre karar
verebilir. Kahvaltıyı evde (veya otelde) yediğinizi
düşünürsek öğle yemekleri için kişi başı 10-15 €, akşam
yemekleri için 20-25 € ayırabilirsiniz. Elbette "sandviç işimi
görür" diyenlerdenseniz o da ayrı konu. Güzel ve ucuz yemek yenecek
mekanları festival gediklilerine danışmaktan çekinmeyin.
İşin
ekonomik unsurları bir yana:
- Yanınızda
bolca kartvizit bulundurun.
- Projenizle
ilgili basılı bir materyal görürecekseniz bunun büyük ebatlarda
ve ağır malzemeden olmaması önemli. Gösterişli ama yükte ağır
bir materyal taşıyanlara (siz de dahil) boşa enerji kaybettirir.
- Gitmeden
önce mutlaka bir ajandaya yapacağınız toplantıları ve saatleri
not edin. Büyük festivallerin insanların 30'ar dakikalık
toplantıların birinden diğerine koşuşturdukları yerler olduğunu
unutmayın. Dolayısıyla dakik olun. Toplantıya geç kalmanız
durumunda bir daha o kişiyle bir
araya gelmenizin çok zor olduğunu unutmayın.
- Market
alanında zaman harcayıp standları dolaşın, broşür toplayın,
fotoğraf çekmeyi ihmal etmeyin.
Tüm
bunlardan zaman kalırsa ve bilet bulmaya muvaffak olursanız, film
de seyretmeye çalışın tabii!…